Başlık "Pembe Domateslerden Tohum Alma" ama aşağıda bahsedeceğim yöntemi diğer domateslerden tohum almak için de kullanabilirsiniz hiç şüphesiz. Buradaki tohum alma ve saklama işlemi pembe domatese özel bir yöntem değil. Zaten domatesler biraz saftır, kendisinin pembe olup olmadığını anlamaz bile. Siz aynı muameleyi tüm domateslere aynen uygulayabilirsiniz.
Neyse lafı çok uzattık. Şöyle irice bir domatesi ekvator bölgesinden ikiye ayırıyoruz. Tam ekvatorda yer alan, bıçağın önüne çıkan bir kaç tohum bu arada kazara telef olabilir. Dert etmeyin, o kadar da olacak artık. Bir çay kaşığı yardımı ile tohum odalarındaki tohumları bir süzeğe/eleğe alıyoruz. Bu arada mis gibi domatesin kokusuna dayanamayıp bir dilim kesip tadına bakmak serbest.
Tohumları fazla ezmeden, sıkıştırıp zedelemeden hafifçe yıkıyoruz. Bu arada domates parçaları, damarlar vs. temizlenmiş oluyor.
Sonra bir şişeye ya da kavanoza su koyup tohumları da ilave ediyoruz. Burada kullanılacak suyun içme suyu ya da dere, kaynak, tulumba suyu olması daha doğrusu klor içeren çeşme suyu olmaması daha iyi olacaktır kanımca. Hadi paranoyaklığı biraz daha abartalım, kavanoz da cam olsun. Plastik pet şişeler kanserojen madde içeriyor, tohumlara bulaşmasınlar.
Kavanozu bir kenarda, oda sıcaklığında 2-3 gün bekletelim. Dikkat ederseniz bazı tohumlar suyun içindeyken çimlenmeye başlamış bile. Anlaşılan fazla gecikmeden kurutmaya geçmek gerekiyor.
Tohumları kurutmak için bir parça pişirme kâğıdının ya da yağlı kâğıdın üzerine döküp yayıyoruz. Yayarken tohumları zedelememeye dikkat ediyoruz. Burada da 2-3 gün iyice kuruyana kadar bekletiyoruz. Kâğıt havlu, bez parçası gibi bir şeyin üzerinde de kurutmaya bırakılabilir fakat tohumlar kururken dokulara yapıştığı için daha sonra çıkarması zor oluyor. Pişirme kâğıdından kurumuş tohumları almak ise çok daha kolay.
Tohumları iyice kuruduktan sonra elimizle nazikçe kazıyarak tohumları kâğıt üzerinden alıyoruz. Bir sonraki sene kullanmak, Pembe Domates Ağı'ndaki ya da başka yerlerdeki meraklılarına dağıtmak üzere kapalı, hava almayacak bir torba içinde güneş ışığından da koruyarak saklıyoruz.
Bu evladiyelik tohumlarla seneye buluşmak, yüksek verimle çimlendirmek ve sonrasında da bol hasat almak dileğiyle...
.
Neyse lafı çok uzattık. Şöyle irice bir domatesi ekvator bölgesinden ikiye ayırıyoruz. Tam ekvatorda yer alan, bıçağın önüne çıkan bir kaç tohum bu arada kazara telef olabilir. Dert etmeyin, o kadar da olacak artık. Bir çay kaşığı yardımı ile tohum odalarındaki tohumları bir süzeğe/eleğe alıyoruz. Bu arada mis gibi domatesin kokusuna dayanamayıp bir dilim kesip tadına bakmak serbest.
Tohumları fazla ezmeden, sıkıştırıp zedelemeden hafifçe yıkıyoruz. Bu arada domates parçaları, damarlar vs. temizlenmiş oluyor.
Sonra bir şişeye ya da kavanoza su koyup tohumları da ilave ediyoruz. Burada kullanılacak suyun içme suyu ya da dere, kaynak, tulumba suyu olması daha doğrusu klor içeren çeşme suyu olmaması daha iyi olacaktır kanımca. Hadi paranoyaklığı biraz daha abartalım, kavanoz da cam olsun. Plastik pet şişeler kanserojen madde içeriyor, tohumlara bulaşmasınlar.
Kavanozu bir kenarda, oda sıcaklığında 2-3 gün bekletelim. Dikkat ederseniz bazı tohumlar suyun içindeyken çimlenmeye başlamış bile. Anlaşılan fazla gecikmeden kurutmaya geçmek gerekiyor.
Tohumları kurutmak için bir parça pişirme kâğıdının ya da yağlı kâğıdın üzerine döküp yayıyoruz. Yayarken tohumları zedelememeye dikkat ediyoruz. Burada da 2-3 gün iyice kuruyana kadar bekletiyoruz. Kâğıt havlu, bez parçası gibi bir şeyin üzerinde de kurutmaya bırakılabilir fakat tohumlar kururken dokulara yapıştığı için daha sonra çıkarması zor oluyor. Pişirme kâğıdından kurumuş tohumları almak ise çok daha kolay.
Tohumları iyice kuruduktan sonra elimizle nazikçe kazıyarak tohumları kâğıt üzerinden alıyoruz. Bir sonraki sene kullanmak, Pembe Domates Ağı'ndaki ya da başka yerlerdeki meraklılarına dağıtmak üzere kapalı, hava almayacak bir torba içinde güneş ışığından da koruyarak saklıyoruz.
Bu evladiyelik tohumlarla seneye buluşmak, yüksek verimle çimlendirmek ve sonrasında da bol hasat almak dileğiyle...
.
0 yorum:
Yorum Gönder